O seneden sonra hiçbir yaz gitmemezlik etmedim Selimiye Mavi Deniz'e. Köy hakkında çok yazıldı çizildi, ödüm koptu herkes keşfedecek de bozulacak diye, birazcık sosyetik oldu tabii ama azıcık... Mert'le tanıştığım yaz hemen Ören'e karşılık ben de onu Selimiye'ye götürdüm, gelenek devam etti. Sonra Deniz doğdu, ilk denizine Ören'de, ikincisine de Selimiye'de girdi. O arada 19 yaşındaki kız büyüdü, evlendi, çocuk sahibi oldu, kazandığı her kuruşu mekanına harcadı, yine son derece mütevazi ama tam donanımlı bir tatil alanı yarattı. Ve eşiyle birlikte bizim arkadaşımız oldu.
Geçen hafta Esra arayıp Aydın'ın sünnet düğününe davet ettiğinde tüm bunları düşündüm.
İlk kez bir köy düğününe davet edildik. Gitmeyi çok çok istedik. Ama çok önceden yaptığımız bir başka seyahat planıyla çakıştı. Şimdi Haziran ortasını iple değil, halatla, yot yot zincirle çekiyoruz. Deniz Mavi Deniz'de maceralarına devam etmek istiyoruz. Mis gibi kokularla uyanmak istiyoruz. Ege'yi çok çok seviyoruz!
1anda
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder